İşte Ellerim :)

İşte Ellerim :)
Parmak boyası ve dayanılmaz keyfi

Geçmiş Zaman Olur ki...

6 Ekim 2010 Çarşamba

Hekime yönelik şiddet... Bana yönelik şiddet!!

Yatağan Devlet Hastanesi Acil Servisinde Yaşadığım Bir Olay..

28 Eylül'deki nöbette akşam yemeği saatinde acil plk. inanılmaz yoğundu. Yemeğe gidemedim. Hastaların birini muayene edip birikenleri eriteyim derken 1 yerine 2-3 geliyorlardı. Taa saat 8 gibi bitti bekleyenler. Hemşire hanıma "yemeğe gidiyorum, beni 10 dk. idare edin" diyerek Dr. dinlenme odasına gittim. Yemeğimi yerken hemşire aradı. "Bir hasta geldi, yakınları sorun çıkaracak gibi görünüyor" dedi. "10 dk izin istedim, bi idare edemediniz" diye şakayla karışık sitem edip acile döndüm.

Masada 50-55 yaşlarında bir kadın yatıyordu. Yanında da 35 civarında bir başka kadın.. Ben görür görmez tanısını koydum ama yine de gidip anamnez aldım... Gerçekten boğazının düğümlenmesi, ağlama nöbetleri, evde gerginlik; anksiyete..... Hemşireye Diazem yapmasını söyleyip refakatçı bayana giriş kaydını yaptırıp yaptırmadıklarını sordum. Yaptırmadıklarını söyleyince, vezneden muayene formu getirmelerini söyledim.

Tam o anda içeri bir adam girdi 60 yaşlarında. "Ne kaydı ulannn, sen önce hastaya baksana..... " ile başlayan bir tek taraflı diyalog başladı. Hastanın muayenesini yaptığımı hatta tedavinin çoktan uygulandığını söylemeye çalışırken bir yandan da güvenlik görevlisini aranıyordum. Herifin bi maraza çıkaracağını hissetmiştim. Acilden dışarı çıktım, peşimden geldi ve bir anda kafa attı bana. Refleks olarak geri çekildim. Kafası çeneme hafifçe değdi. Hamlesinin boşa çıkması ile bir an şaşırdı. Gözgöze geldik. Suratının ortasına bir yumruk yerleştirecek kadar hamlesiz ve şaşkın bakıyordu. O bir anlık sürede bunu yapmamam gerektiğini düşünerek içeri girdim. Dışarıdaki kalabalık da adamı tutup uzaklaştırdılar.

Polisi aramalarını istedim hemşirelerden.

O esnada dışarıdan başka bir bağırtı geldi.. "nerde lan o o...ç...." diye. kapı aralandı. Birileri o adamı da zaptetmeye çalışıyordu. Az sonra hışımla daldı içeri. Hasta ve yanındaki, onu sakinleştirmeye çalışıyorlardı. Ona, hastanın yanında olduğu sürece hastaya bir yardımımın olamayacağını, acilden çıkması durumunda hastayla ilgilenebileceğimi söyleyerek dışarı çıkmasını sağladım.

Az sonra polisler geldi. Şikayetçi olduğumu söyledim. İkisini karakola alıp gittiler. Polislere de kafa tutmuşlar.." Siz kimsiniz de bizi götürüyosunuz" filan. Biber gazını yemişler...

Sonradan öğrendim ki, ikinci şahıs acile girmeden önce güvenlik görevlisi ile tartışmış ve ona tokat atmış.

Sonra acilde çalışan hekim arkadaşlardan birini aradım, benim yerime geldi bir süre. Karakola gidip ifade verdik. Sonra adli rapor aldık arkadaştan.

Fiziksel bir hasar yok ama PTSB'na doğru evriliyor sanıyorum. İşe gitmek zor gelmeye başladı. Flashbackler, kaygılar filan.Ayın 7'sinde,  Perşembe günü bir ruhsal görüşme yapacağım. Bakalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu yazı için yorumlarınızı ekleyebilirsiniz..