Sağlık Bakanının 13 Mart " Çok Ses Tek Yürek" mitinginde taşınan "Dr. CHE'nin yolundayız" dövizi üzerüne yaptığı yorumu biliyorsunuz. Hayata ve siyasete bakışlarının doğası, bu küçümsemeyi bekliyorduk, "anlayışla" karşıladık...
Ama bu tavırdan hoşnut olmayan birileri varmış; tepkilkerini dile getirmişler...
KÜBA DOSTLUK DERNEĞİNİN İLETİSİDİR!!!
"Che'nin izinde" ne demek?
13 Mart Pazar günü, Ankara’da sağlık emekçilerinin gerçekleştirdiği “Çok Ses, Tek Yürek” mitinginde açılan “Doktor Che’nin yolundayız” yazılı dövize Sağlık Bakanı Recep Akdağ “Birtakım örgütler Dr. Che Guevara'nın izinde olabilir, ama biz onun izinde değiliz” yorumu getirmiştir.
Türkiye’deki sağlık sisteminin durumu göz önüne alındığında, Dr. Che Guevara’nın temsil ettiği tıp anlayışının izinde olunmadığı elbette aşikardır:
Dr. Che’nin kuruluşuna öncülük ettiği Küba’da tüm nüfusun ücretsiz ve eşit sağlık hizmeti alma hakkı anayasal güvence altındadır. Devlet bütçesinin %12’sinin sağlık harcamalarına ayrılmasının yanı sıra halkın temel gıdaları ve çocukların süt ihtiyacı devlet tarafından ücretsiz dağıtılır. Oysa ülkemizde uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Projesiyle özel hastanelerin SGK’dan aldıkları pay %31’e yükselmiş, sağlık sistemi insan değil, kâr odaklı bir hale getirilmiştir. Önce eğitim araştırma hastanelerinde sonra da üniversite hastanelerinde uygulanmaya çalışılan performansa dayalı ücretlendirme ile hastaneler birer ticarethaneye dönüştürülmüş, bilimsel araştırmaların önü kapatılmış ve çalışma huzuru tamamen bozulmuştur. Son yıllarda ülkemizde sağlık harcamaları dört kat arttığı halde Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Türkiye, bebek ölüm hızında ancak dünya 97ncisi, 5 yaş altı ölüm hızındaysa dünya 96ncısıdır. Oysa Dr. Che’nin ülkesi Küba, bebek ölüm hızı oranlarının düşüklüğü ve kişi başına düşen hekim sayısının yüksekliği ile tüm dünyaya örnek teşkil eden bir gelişkinliğe sahiptir. Dr. Che’nin ülkesi Küba ilaç ve aşılarını kendisi üretmekte iken ülkemizdeki aşı enstitüleri kapatılmış, böylece Türkiye, aşı ve ilaçta tamamen dışa bağımlı hale gelmiştir
Bakan’ın “Sağlık sistemiyle bir ilgisi olamaz” dediği Che Guevara; doktor olarak yaptığı Latin Amerika yolculuğu sırasında halkların yoksulluğuna ve parasızlık nedeniyle tedavi olmayan hastalara tanık olduktan sonra, tek tek hastaları iyileştirmenin yeterli olamayacağını anlamış, hastalık etkenlerinin ortadan kaldırıldığı, sağlıklı bedenleri olan bir toplum yaratabilmenin peşine düşmüştür. Sosyalist Küba ve başarılı sağlık sisteminde, işte bu akıl etkilidir.
Eşitlik isteyen herkesi karalayan yazılarıyla ünlü Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz’ün, mitingin ardından yayınladığı “Kahramanın Dr. Che bir katildi yavrum” başlıklı yazısı ise Che’nin insancıl bakış açısının, çirkince çarpıtılmasından başka bir anlam taşımamaktadır.
Devrim sonrasında ilk amaçlarının kimsenin aç kalmaması, daha sonra günde üç öğün yiyebilmesi ve ardından herkesin sağlıklı uygun koşullarda yaşayabilmesi olduğunu açıklayan Che, Bolivya’ya gitmeden önce çocuklarına yazdığı mektupta “Dünyanın herhangi bir yerinde işlenen her türlü haksızlığı yüreğinizde hissedin” diye yazmıştır. Bugün iyi hekim olmanın önkoşulu iyi bir insan olmaktır ve Che sadece, Hipokrat yemini eden, mesleki onuruna ve halkın sağlık hakkına sahip çıkan her doktorun örnek alabileceği bir kişi değil, çocuklarımızın da onun gibi olmasını istediğimiz bir kişidir. Çünkü Dr. Che adil, eşitlikçi ve dayanışmacı bir dünyanın var olduğuna ilişkin zorunlu bir düşüncenin sembolüdür.
José Martí Küba Dostluk Derneği
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu yazı için yorumlarınızı ekleyebilirsiniz..