Bugün Sağlık Ocağındaki son günümü geçirdim. Aslında bu, aynı zamanda Sağlık Ocağının son günüydü. Belki de şöyle demeliydim; Sağlık Ocağının son gününü birlikte geçirdik!
AH sistemine bu kadar geç katılmanın yarattığı kazanç kaybını hesaplayıp bu günü dört gözle bekleyenler hariç herkes tedirgin ve mutsuzdu bugün. Neleri kaybedeceğimizi aylardır anlatıp duruyordu TTB. AH'ni seçenler, deneyimlerini farklı platformlarda bizimle paylaşıyordu ve yitireceklerimizin ağırlığı altında her seferinde biraz daha fazla eziliyorduk. AH olmayanlara yapılan eziyetler tüylerimizi diken diken etmeyeyetiyordu. “Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın” diyordu Yeni Türkü... Sanki bugünleri görmüşler de, yıllar öncesinden seslenmişler gibi... Çemberin dışında kalanlar bertaraf ediliyorlardı.
AH sistemine bu kadar geç katılmanın yarattığı kazanç kaybını hesaplayıp bu günü dört gözle bekleyenler hariç herkes tedirgin ve mutsuzdu bugün. Neleri kaybedeceğimizi aylardır anlatıp duruyordu TTB. AH'ni seçenler, deneyimlerini farklı platformlarda bizimle paylaşıyordu ve yitireceklerimizin ağırlığı altında her seferinde biraz daha fazla eziliyorduk. AH olmayanlara yapılan eziyetler tüylerimizi diken diken etmeyeyetiyordu. “Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın” diyordu Yeni Türkü... Sanki bugünleri görmüşler de, yıllar öncesinden seslenmişler gibi... Çemberin dışında kalanlar bertaraf ediliyorlardı.
Dışarıda kalıp mücadele etmek her babayiğidin harcı değil. Hele birçoğumuz gibi kendisinden başkalarının yükü ve sorumluluğunu da taşıyorsanız... Don Kişot olmaktansa, içeride ama ayakta kalmanın en makul strateji olduğunu daha önceki yıllarda yaşayarak öğrenmiştim.
“Sizler gibi heyecan duymuyorum ben” dedim yıllarca birlikte çalıştığım bir arkadaşa. Hepsi yarına pırıl pırıl olmuş bir ASM'de, en fiyakalı halleriyle, en donanımlı odalarıyla hasta kabul edebilmenin telaşındaydılar. Yağma Hasan'ın böreği... Ne buldularsa elle tutulur, taşıdılar odalarına. 2 küçük masa, 2+2=4 sandalye, muayene masası ve bir küçük dolap yetti bana. Birlikte çalışacağımız ebe arkadaş (artık ona Aile Sağlığı elemanı diyeceğiz) ”burası çok sade oldu, odada hiçbirşey yok, bomboş sanki” diye sitem etti. “İhtiyaç hissettikçe tamamlarız eksiklerimizi” diyerek yatıştırdım onu.
Nereden bilsin ki, benim içim boşalmış...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu yazı için yorumlarınızı ekleyebilirsiniz..